Sosyal Medya

Makale

Çıt. Çıt. Çıt…

Yıl 1993 tabii ki Milattan Sonra

Aylardan, ne önemi var ki

Artık ne mehtabı seyrediyorum

Ne de hilal ile baÅŸlayan bir orucum var

Günlerden…52 benzeri olan bir sendrom günü

Saat… Mesai kabilesinin iÅŸe gitme vakti

Ruhum büyük bir güçle ittiriyor zamanını satmak istemeyen ağır gövdemi

Yer otobüs durağı

O zamanlar belediyenin sıkıştırarak geciktiren otobüsleri var

O da nesi!

O hengâmede ‘çıt çıt çıt! diye bir ses iÅŸitiyor hissizleÅŸmeye yüz tutmuÅŸ yüreÄŸim,

Kalabalığın içinden sıyrılmaya çalışan bir kör…

“Yoksa sabahın körü bu mu?” diye araya giriyor zevzek yönüm…

Aslında itiÅŸ kakış otobüse binmeye çalışanların hepsi kör…

Ama o, sadece gözleri görmez bir Âmâ.

Hemen yaklaşıp “yardım edebilir miyim?” diyor, samimiyetimin son kırıntıları

‘Hayır’ diyor kararlıca… “Beni büfenin önünde bırak ve gerisine karışma”

Söylemi sertçe, acınmaktan bıkmış asıl acınacak olanlardan

Nefsim, vicdanımı sıkıştırmak için diyor ki;

‘Bu istenmeden verme ahmaklığı ile yaÅŸlandın gittin’

Tekrar katlanabilir bastonunu yere vuruyor… Çıt çıt çıt…

Gamlanıyorum…

Ne yazık ki benim hayata katlanabileceÄŸim, katlanabilir hiçbir aletim yok…

Sonra niçin merhametime bu kadar sert çıktı diye hayıflanmakla meşgul nefsim,

Bir taraftan da ‘acaba ne halt edecek bu hengâmede’ diye meraktan otobüse binemiyorum

O karanlığa inat ‘Çıt, çıt, çıt’ diye vuruyor yere… Ama aslında beynime

Bir ara yüzüne bir tebessüm yerleÅŸiyor… Anlayamıyorum…

Neydi göremediği halde onu mütebessim kılan şey?

Yoksa ÅŸaÅŸkınlığımı izliyor da eÄŸleniyor mu? ‘Hayır hayır’

karanlığın aydınlığında yürüyen bir kör kalabalığı yararak ilerliyor…

O da ısrarla diyor ki; ‘Çıt, çıt, çıt da çıt, çıt’

Ve bu naif ‘Çıt, çıt, çıt’ lar onları belli bir koordinatta çarpıştırıyor.

Simalarını saran buluşmanın sevinci beni de sarıp sarmalıyor.

Görememelerine rağmen karanlığın aydınlığında kavuşanlar...

Biri durduğu yeri biliyor ve karanlığa inat bekliyor,

Ötekinin, aradığına yaklaştırıyor tüm gürültülere rağmen çıkardığı o naif sesler.

Ve sözleştikleri yerde ve zamanda tüm olumsuzluklara rağmen buluşturuyor yaradan.

Sonra kavuÅŸturan Asa’ları birinin saÄŸ, ötekinin sol elinde

Birinin kalbi tarafındaki eli diğerinin sağ kolunun ta içinde

Hep birden gidecekleri yöne doÄŸru mütebessim, ‘çıt, çıt, çıt da çıt, çıt’

Ahenkle, kardeşçe, kavuşturmadığı söylenenen tüm aşılmazlıklara inat

Her halde bu olmalı beraberce dönülen Ä°stikbali kıble…

Ve bildiÄŸimi sandığım alfabem karışıyor…

A-be-ce diyeceÄŸime… Diyorum Abese… Ve tevella…

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.